Halk arasında yem çarpması olarak bilinen rumen asidozu, hayvanlara fazla yem yüklemesi sonucunda meydana gelmektedir. Yem çarpması, arpa, buğday, keşif yemleri ve şeker olarak zengin yem maddelerinin hayvanlara aşırı miktarda verilmesi ile ortaya çıkmaktadır.

Geviş getiren hayvanların işkembelerinde milyonlarca mikrop yaşamaktadır. Bu mikroplar ise aldıkları yemi hızlı bir şekilde parçalar. Parçalanma sonucunda ise yüksek miktarda asit oluşmaktadır. Asitlik durumu eğer belli bir oranı geçerse yem çarpması rahatsızlığı ile karşılaşırsınız.

Yem çarpmasının belirtilerinden bir tanesi ise ishaldir. Hayvanda aniden meydana gelen süratli bir ishal meydana gelir. İlk bakışta hayvan kabız gibi görünür fakat daha sonra su gibi bir ishal meydana gelebilir. İshalin bir diğer ikinci belirtisi ise hayvanın sol açlık çukurluğunun bulunduğu bölgenin şişmesidir.

Hayvanlarınızı yem çarpmasından koruyabilmek besleme sırasında dikkat etmeniz gerekenler vardır. Yoğun bir besleme programında keşif yemler kullanıyorsa eğer ham maddesinin işkembedeki çözünebilirlik süratine dikkat etmeniz gerekmektedir. Mısır gibi tahıllar buğday gibi tahıllara göre işkembede daha yavaş çözündüğü için yem çarpması olayı ile sıkça karşılaşabilirsiniz. Yem çarpmasını önleyebilmek için nişasta veya tahıl gibi yem maddelerini ince öğüterek veya kaba kırarak önlemini alabilirsiniz.

Süt İnekleri Beslenme Programı Nasıl Olmalıdır?

Süt inekleri günde 40 ile 60 kilogram civarında su tüketmektedir. Bunun yanı sıra 1 kilo süt üretebilmeleri için yaklaşık 3 litre su içmeleri gerekmektedir. Yemler ikiye ayrılmaktadır. Kaba ve konsantre olarak hayvanlara verilmektedir. Yemlerin 2/3’ü yonca gibi kuru otlardan oluşması gerekmektedir.

Süt ineklerinin beslenmesi ağırlıklarının yaklaşık olarak %40’ı civarında olması gerekmektedir. Süt inekleri ne kadar doğal beslenirse süt üretimleri ve sütün kaliteli bir o kadar iyi olmaktadır.