Hazır olan buzağı yemleri, dengeli besin içeriği ve sindirilebilirlik yönünden buzağılar için genellikle çok daha fazla yararlıdır. Ancak ev yapımı karışımlar doğru formüle edildiği takdirde bu yemlerde buzağılar için fayda temin etmektedir.

Buzağılar için farklı yavru besleme yöntemlerinin etkileri hem bilimsel düzeyde hem de yetiştirici bazında günümüzde bile önemli bir tartışma konusudur. Bu konunun çok önemli olmasının temel nedeni ise, ülkemiz koşullarında doğru olmayan beslenme uygulamaları nedeniyle yavru ölümlerinin oldukça yüksek olmasıdır.  Bu durum ekonomik kayıplara yol açmakla birlikte süt ve etin temel kaynağı olan hayvanlar üzerinden toplumun beslenme düzenine negatif etki yaparak sosyal yaşama da yansımaktadır. Meydana gelebilecek bütün bu olumsuzlukları engellemek adına hayvanların beslenmesi ülkemiz açısından son derece önemli bir konu olarak ele alınmalıdır.

Yavrular dünyaya geldikleri zaman sindirim sistemleri tek mideli olan canlılara benzer. Ortalama altmış günlük süt ya da yavru mamalarıyla beslenmelerinin ardından ilk mideleri olan işkembeleri gelişme gösterir. İşkembenin gelişmesi ile beraber buzağılar veya daha sonraki adlarıyla danalar, kuru ot, silaj ve yonca gibi lifli yemlerden faydalanabilmektedirler. Yani ilk altmış günlük süt tüketme ya da emme zamanında insanlar genellikle bu besin maddelerini mineral, vitamin protein ve enerji temin etsin diye yavruların önüne koymazlar. Koymamalarının nedeni bu zamanda lif içeren madde temin eden kaba yemleri sindirebilecek yararlı mikroorganizmaların türü ve sayıları işkembelerinde yetersizdir.

Yavrulara kaba yem verilmesi sonucunda işkembe gelişip kalınlaşmakta, besin maddelerinin emilimi artış göstermekte, tükürük bezleri daha aktif hale gelmekte ve geviş getirmeye başlama süresi kısalmaktadır. Buna benzer sindirim sistemleriyle doku ve karaciğerler üstünde iyi tesirler bilhassa yavruların tamamı ile katı besinlere geçmesini basitleştiren etkenlerdendir.

Yavrularda kaba yem olarak iyi kuru yonca kullanımlarının daha çok iyi tesiri olduğu belirtilir. Daha evvel mısır silajlarının yavrulara ortalama doksan günlük oluncaya dek tükettirilmesi önerilmemek ile beraber son dönemlerde bilhassa tozlanmayı engellediği verilebileceği yönünde görüşlerde mevcuttur.

Lifleri sindirebilen bakterilerin etkinlikleri asidik alanlarda düştüğü ya da durduğundan dolayı kaba yem eklemesi sindirilme düzeyini ve yem tüketimini fazlalaştırır. Kuru otlar ile beslenmenin uygulanmadığı koşullarda altlığın tükettirilebilir kalitede saptan temin edilmesi ve gün içinde farklılaştırılması önerilir. Yeteri kadar uzunlukta olan kaba yemler geviş getirebilmeyi teşviklendirebilmede, tükürük salgılarını fazlalaştırarak işkembelerindeki asitliği düşürür. Buna rağmen kaba yemlerle yavru beslenmesine karşı dikkatli olunmalıdır. Kalitesiz kaba yemlerin gelişmeyi düşürdüğü ve canlının alt karın kısmını gergin hale getirdiği göz ardı edilmemelidir.