Son dönemlerde hayvancılık büyük bir endüstriyel kol olmak ile birlikte, kırsaldaki yaşam süren kişilerin en büyük geçinme kaynakları olmuştur.

Hayvancılık ile küçükbaş ve büyükbaş hayvanlar farklı farklı alanlarda en iyi şekilde istihdam edilmektedir. Ufak tarım işletmelerinde ise kombine dana cinsleri tercih edilmektedir. Bu danaların gerek sütünden gerek etinden gerek de gübrelerinden fazlası ile çok faydalanılmaktadır. Hayvancılık sektörünün iki önemli dallardan olan süt danaları ve besi danaları ülke ekonomisi için fazlası ile önemlidir.

Yaşam sürdüğümüz dönemde, hayvan beslenmesinin en büyük bölümünü gideren bir tarımsal etkinlik olan besi dana cinsleri üretici kişilere ciddi kazançlar sağlamaktadır. Bunun yanı sıra etli dana türleri fazlalaşan et isteğini gideren en uygun yöntem olmaktadır.

Besicilik, etçi dana cinsleri niteliği barındıran hayvanların belli bir müddet süresince ağırlıklarını yükseltebilmek için belli sınırlar içinde tükettirilen yemlerin et oluşmasına yönelik uygulanan hayvancılık çeşididir. Yaşadığımız ülkede besicilikte büyükbaş hayvanlar tercih edilmekte olup, otlak yerlerin az olması nedeni ile ahır hayvancılığı uygulanmaktadır.

Yerli Kara Cinsi

Dört bin senedir orta Anadolu’da yayılma gösteren yerli kara dana cinsleri, ülkemizdeki dana türleri içerisinde en çok yayılma gösteren cinstir. Bunun yanı sıra ülkemizdeki yeterli olmayan şartlara dirençli olan yerli kara cinsinin sütleri de oldukça kalitelidir. Dana cinsleri içerisinde sayı olarak en fazla olan cins de yerli kara olmaktadır.

Yerli kara dana cinsi orta Anadolu’da yayılım göstermelerine rağmen bütün yerli kara dana cinsleri aynı nitelikte olmamaktadırlar. Yer aldıkları çevre ile alakalı koşullara göre farklılık göstermektedirler. Yerli kara dana cinslerinin en mühim nitelikleri tüm vücutlarının üstelik tırnaklarının bile siyah renk tonunda olmasıdır. Baş kısımlarıysa dar ve uzun şeklinde olmaktadırlar. Boynuzları ön tarafa doğru ince ve kısa yapıda olmaktadırlar.

• Cidago: Erkeklerde 115 ila 130cm dişilerde 100 ila 110 santimetredir.
• Süt randımanı: Dokuz yüz- bin iki yüz kilogram
• Canlı cüsse: Erkeklerde üç yüz kilogram dişilerdeyse iki yüz kilogramdır.
• Laktasyon zamanı: İki yüz gün
• Sütlerindeki yağ seviyesi: Yüzde 4,5-5
• Günlük canlı cüsse yükselişi: Dokuz yüz gram/gün

Doğu Anadolu Kırmızısı Cinsi

Anadolu'da üç bin seneden fazladır yaşam süren ülkemizin yerli danaları içerisinde en çok sayıda olan ikinci büyük sınıf olan Doğu Anadolu Kırmızı cinsi yaşam sürdüğümüz dönemde genetik kaynaklarını muhafaza etmek için koruma altına alınmıştır.

Doğu Anadolu Kırmızı cinsi, fazla rakımlı ve çetin kışa karşı dirençli her çeşit yetersizliklere karşı direnç gösterebilen bir dana cinsidir. Bu dirençlilik ile birlikte kalitesi iyi olmayan yemleri değerlendirerek randımanda vermektedir.

Ülkemizdeki en mühim et kaynağı Doğu Anadolu Kırmızısıdır. Doğu Anadolu Kırmızı cinsi senenin altı ayını yayla ve meralarda otlamaktadırlar. En belirgin nitelikleri göğüs tarafları dar olmalarıdır. Vücutlarının arka kısımları ön taraftan daha yüksektir. Danaların renk tonları sarı- kırmızı renk tonundan koyu kestane renk tonuna dek farklı renk tonunda olabilir ve vücutları üstünde beyaz lekeler de bulunabilmektedir. Boynuz yapıları kısa ve öne doğrudur. Tırnaklarıysa güç engebeli koşullarda ya da yamaçlarda otlayabilmeleri için ufak ve sivri uçlu olmaktadır.

• Cidago: Erkeklerde 120 santimetre dişilerde yüz on santimetredir.
• Süt randımanı: Dokuz yüz- bin kilogram
• Canlı cüsse: Erkeklerde dört yüz kilogram dişilerdeyse üç yüz- üç yüz elli kilogram
• Laktasyon zamanı: İki yüz- iki yüz on gün
• Sütlerindeki yağ seviyesi: Yüzde 3,5
• Günlük canlı cüsse yükselişi: Yedi yüz- sekiz yüz gram/gün

Boz Irk Cinsi

Yaşadığımız ülkenin yerli cinsleri içerisinde var olup soyları tükenmek üzere olan bu cinsi genetik kaynakları muhafaza etmek için devlet tarafından koruma altına alınmıştır.

Güçlü arazi koşulları ve çevresel etkenlere karşı dirençli olmaları ve doğal yaşam yerlerinin güçlü arazi koşulları olduğu için geçmişte bu cins hayvanları tarla sürmelerinde tercih edilmektedir. Makineleşme tarımının ilerlemesi bu hayvanlara olan gereksinimi düşürmüştür. Doğada kendi kendine hayatını sürdüren bu cins, değeri olmayan otları değerlendirmede oldukça başarılıdırlar. Süt randımanları az olmalarına rağmen kaliteleri fazladır. Bu cinsin inek nitelikleri sinirli karakterde olup sağımı güç olmaktadır.

Hayvancılığıysa sütleri için değil etleri için yapılmaktadır. Renk tonları açık gümüş ve koyu kül renk tonunda olan Boz ırkı hayvanların, kulak içi kılları ise siyahtır.

Boynuz yapılarının dipleri beyazımsı sarı uçlarıysa siyah olmaktadır. Bunun yanı sıra uçları sivri ve ön tarafa doğru hilal biçimindedir. Tırnaklarıysa siyah renk tonunda olup çok dayanıklı ve serttir.

• Cidago: Erkeklerde 124 cm olan cidago, dişilerde ise 119 santimetredir.
• Süt randımanı: Bin- bin iki yüz kilogram
• Canlı cüsse: Erkeklerde dört yüz yetmiş kilogram dişilerdeyse 375 kilogramdır.
• Laktasyon zamanı: İki yüz kırk gün
• Sütlerindeki yağ seviyesi: Yüzde dört- beş
• Günlük canlı cüsse yükselişi: 700gr ila 1000 gr/ gün